Dokümanın kapak kısmında "OCTOPUS" "MAFİA(La Cosa Nostra" "İstanbul/Eyml-2000" yazmaktadır. KANAL 6 - ANALİZ YÖNETİM VE GELİŞTİRME PROJESİ İSİMLİ DOKÜMAN Bu doküman şüpheli Veli KÜÇÜK'ten ele geçirilmiştir. DEVLETİN YENİDEN YAPILANMASI ÜZERİNE İSİMLİ DOKÜMAN Bu doküman Şüpheliler Doğu PERİNÇEK ve Tuncay GÜNEY'den ele geçirilmiştir. BİRLEŞİK KOMÜN GİRİŞİM İSİMLİ DOKÜMAN Bu doküman şüpheliler Doğu PERİNÇEK ve Tuncay GÜNEY'den ele geçirilmiştir. LOBİ" dokümanının 4) "HEDEF" başlığı altında; "MAFYA" gruplarının tümüyle yeniden gözden geçirilmesi, deneyimli mevcut grupların karşısına yeni ve güçlü bir grup oluşturularak denetim ve kontrol altına alınmasının sağlanması gerektiği belirtilmiştir. "LOBİ" dokümanında belirtilen bu hedefin gerçekleştirilebilmesi için "MAFİA" isimli doküman çalışmasının yapıldığı, bu dokümanda Mafyanın kısa tarihçesinden bahsedildiği ve Türkiye'de Mafyanın yeniden yapılandırılmasının ne şekilde olması gerektiği anlatılmıştır. "MAFİA" İSİMLİ DOKÜMANIN YAPILAN İNCELEMESİNDE ÖZETLE; "SUNUŞ" başlığı altında; Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere dünyanın bütün ülkelerindeki organize suç örgütlerindeki sayısal patlamaların birçok bağımsız araştırma komisyonlarının araştırmasına konu olduğu ve bu araştırmalar sonucunda ortaya konan bilimsel ve kriminal raporlarında sonuç olarak; Tüm ülkelerdeki organize suç örgütlerinin "state organized erime" yani devletçe örgütlenmiş suç örgütleri olarak anılması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür suç örgütlerinin ortaya çıkış sebepleri olarak sosyal, ekonomik, siyasal, toplumsal vb. sebeplerin ayrıntılı bir şekilde anlatıldığı, bu sebepler arasında en önemli etkenin ülkelerin sahip oldukları farklı etnik grupların varlığı olarak gösterildiği, mafyanın yani organize suç örgütlerinin finansal kaynağını ise NARKO/EKONOMİ/POLİTİK unsurun oluşturduğu belirtilmiştir. Ayrıca Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli sorununun MAFİA oluşumlarının kökünün kazınması olmadığı, asıl sorunun emperyalizm karşısında Kurtuluş Savaşıyla başlayan ve halen sürmekte olan "entrika savaşlan" olduğu, bu savaşı sürdürürken Türkiye'deki mevcut tüm oluşumların teker teker ele alınarak yeniden değerlendirilmesi, deneyimli grup ve liderlerinin tasfiye edilirken onlardan azami ölçüde yararlanılması ve narko/ekonomi/politik yapının 21.yüzyıla uygun ve sağlıklı bir biçimde yeniden yapılandırılarak şifrelendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. "MAFİA'NIN ÖZEL TARİHİ" başlığı altında; Dünya üzerindeki ilk MAFİA'nm Sicilya'da ezilen yerel halkın uğramış oldukları sosyo-ekonomik baskı, adaletsizlik ve otorite boşluğu sonucu ortaya çıktığı belirtilmiş, Devamında bu yapının diğer dünya ülkelerine yayılması, gelişimi ve zaman içerisinde devletçe örgütlenmesine ayrıntılı olarak değinildiği, özellikle ABD nin etnik gruplardan oluşan yapısına dikkat çekilerek MAFİA'nm bu ülkedeki gelişiminin anlatıldığı, "EZİLMİŞ VE HORLANMIŞ İNSANLARIN ORTAK GÜCÜ: MAFİA !
Dayanıklılığın Temel İlkeleri" başlığı altında; Dayanıklı bir yeniden yapılanmanın iki temel ilkesinin olduğu, birincisinin; toplumun geniş kesimlerinde, sinir merkezlerinde, örgütlerde ve kurumlarda kök salmış oralardan beslenen ve desteklenen bir teşkilatlanma ve faaliyet olduğu, ikincisinin; siyaset, ekonomi, kültür ve benzer düzlemlerdeki yasal çalışma olanaklarının azami değerlendirilmesi olduğu belirtilmiştir. "III. Ergenekon'un kendi kuracağı sivil toplum örgütlerine ihtiyacı olduğu, sivil toplum kuruluşlarının içte ve dışta kamuoyunda kutsal bir insanlık görevi yerine getiren örgütler olarak değerlendirildiği, Ergenekonun Türkiye'de faaliyet gösteren tüm sivil toplum örgütlerini kontrol altına alması gerektiği, çünkü bu örgütlenmelerin finans kaynaklarının dış ülkeler olduğu belirtilmiştir. Ergenekon Terör Örgütünün Kuvayı Milliye Derneğindeki illegal yapılanması içerisinde yer alan şüphelilerin Orhan PAMUK, Fehmi KORU, Ahmet TÜRK, Osman BAYDEMİR veya Sebahat TUNCEL'e suikast planladıkları kendi telefon görüşmeleri içeriğinden, fiziki takip tutanağından ve şüpheli Coşkun ÇALIK'm ikrarından anlaşılmaktadır.Haklarmda suikast planlan yapılanlann etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşlan olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukanda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak, hatta Muhammet YÜCE'nin ifadesinde "gerçekleştirmeyi düşündüğü eylemden sonra Türkiye'nin ikiye bölüneceği ve iç savaş çıkacağını düşünerek vazgeçtiği" şeklindeki kaçamaklı beyanına uygun bir tehlike oluşturacak nitelikte olduklan değerlendirilmiştir.
Bugün Türkiye'nin, karşılaştığı sorunların ancak güçlü bir ordu ile çözülebileceği, bir taraftan Kıbrıs üzerinden yapılan baskılan göğüslemesi gerektiği, diğer taraftan Kuzey Irak'ta fiilen kurulan Kürt devleti tezgahını bozması gerektiği, öbür taraftan da batı destekli irtica ve bölücülükle iç savaş olasılıklarına hazır olması gerektiği belirtilmiştir. Derneğin amacı, sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda, Türk Milletinin birliğine, dirliğine, refah ve mutluluğuna, inancına, milli, manevi ve kutsal değerlerine, Türk Devletinin üniter yapısına, Türk Vatanının bölünmez bütünlüğüne, yönelik iç ve dış düşmanları fikir ve düşünce bazında tanıma tanıtma, kayıtsız ve Türk Milletine ait olan Egemenlik haklarının Türk Milleti dışındaki Ulus veya Uluslar üstü kuruluşlara kısmen de olsa devrine ve Türk Milletini müstemleke halkı haline getirmeye yönelik her türlü faaliyetlere karşı, Büyük Önder Atatürk' ün Türk Gençliğine Hitabesi' nin idrakinde olarak T.C Devleti vatandaşlarını sivil inisiyatif içerisinde bilgilendirmek, şuurlandırmak, hukuken organize edilmiş birer milli mukavemet güç birlikleri şeklinde oluşturmak, Türkiye genelinde faaliyet gösteren bütün MİLLİ - MİLLİYETÇİ - VATANSEVER derneklerin tek çatı altında birleşmelerini temin ve Türk Milletinin hizmetine hazırlamak şeklinde belirtilmiştir. İdeolojik ve siyasal amaçlı toplumun yozlaştırma girişimlerinin ilk basamağının kültürel alan olduğu, özellikle medya aracılığı ile kültürel ve ahlaki değerlerin toplum hafızasından silindiği ve yerine "yükselen değerler" ile "köşe dönüşücülük" anlayışının yerleştiği, Bu nedenle toplumun kültürel ve ahlaki değerlerinin alt üst edilmesinin önüne geçilmesi gerektiği, ulusal üretime katkıda bulunan Kemalist iş adamları ile yeni istihdam alanları oluşturmayı çaba gösteren genç girişimcilerin "Ulusal Güç Birliği" ve "Kuvayı Milliye Cephesi" çatısı altında birleşen Kemalist gençler tarafından manevi anlamda desteklenmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bahis casino
Devamında Atatürk'ün milli mücadeleyi başlatabilmek için çeşitli örgütsel çalışmalar yaptığı, bu örgütsel çalışmalardan özetle bahsedileceği, ayrıca Atatürk'ün örgütsel çalışmalarının karşısında da kurulun örgütler olduğu, bu örgütlerden de bahsedileceği belirtildikten sonra "Türk Ocağı" "Doğu Cephesi Grubu" "Karakol Grubu" "Kuvayı Milliye (Ulusal Güçler)" "Kuvayı Seyyare" "İngiliz Muhipler Cemiyeti" "Kuvayı İnzibatiye" vb. Esasen, Kuvayı Milliye Derneğinin Ergenekon Terör Örgütünün kendisine bağlı "Sivil Unsurların" kurulması ve örgütlenmesi amacı ile hazırladığı "Lobi" adı verilen gizli-örgütsel çalışması uyarınca kurulan "Lobi Yapılanmasının" karart ve bu yapılanmanın Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki faaliyet şekil ve esaslarını birlemek için hazırladığı "Dinamik" adı verilen örgüt dokümanında gösterilen "Kuvayı Milliye Cephesi gibi Milli Mücadele yıllarında kurulan örgütlerin günümüzde yeniden kurulması ve faaliyete geçirilmesi uygun görülmüştür" hedefinin uygulamaya konulması amacı kurdurulduğu, derneğe konulacak ismin dahi "Dinamik" isimli örgüt belgesinde belirlendiği anlaşılmaktadır. İşte hem Terör örgütlerim hemde Mafya gruplarını bünyesinde banndıran ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ, bir taraftan örgüt içersinde her türlü denetim ve kontrolü sağlarken, diğer taraftan da örgütten kopan, ayrılan yada ihanet eden hiçbir mensubunu kesinlikle affetmediği ve cezalann en acımasızı olan ölümle cezalandırdığı, hatta bu prensiplerini de örgütün anayasasını teşkil eden ERGENEKON dokümanında açıkça belirttiği görülmüştür.
Bonus veren slot oyunları
Ölen Abdullah ÇATLI (Mehmet ÖZBAY) üzerinde çıkan küçük naylon poşetteki beyaz toz bulaşığı ve ölen Hüseyin KOCADAĞ’ın cüzdanı içinden çıkan 0,33 cm. 03.11.1996 tarihinde Susurluk İlçesi civarında meydana gelen trafik kazasında, aynı otomobil içerisinde Abdullah Çatlı, Sedat Edip Bucak ve Hüseyin Kocadağ’ın birlikte bulunmaları, o tarihten itibaren, Türkiye gündeminde baş sırayı alarak bugüne kadar süregelen tartışmaların en önemli konusunu teşkil etmiştir. Ayrıca, Türkiye Büyük Millet Meclisinde’de bu konularla ilgili bir araştırma komisyonu teşkil edilerek araştırmalar sürdürülmüştür. Fakat Türkiye sınırları içinde illegal olarak tanımlanır. Fakat bunun ortadan kaldırılması basittir. Olayda sanık Bünyamin Adanalı hakkında üzerine atılan suçtan hükümlülüğünü gerektirir derecede yeterli, inandırıcı ve kesin kanıt elde edilemediği gibi mahkememizce şüpheye varılmış ve şüphe sanık lehine uygulanır genel kuralıda gözönüne alınmak suretiyle sanık Bünyamin Adanalı’nın 7 kişiyi katletmek suçundan beraatine karar verilmesi yoluna gidilmiştir. İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, internette yasa dışı bahis ile sanal kumar oynatan ve elde edilen paraları aklamak için bazı şüphelilere ait banka hesaplarını ücret karşılığında kiralayan 30 kişiyi tespit etti. Şirketi isimli firmaya ihale edildiği, adı geçen firma tarafından yapılan uzun süreli çalışmalar sonucunda, tank tabanlarında oluşan yaklaşık 20.000 ton petrol çamuru (Sludge) tanklardan temizlenerek açık toprak havuzlara ve sisteme ait olan ve boş durumda bulunan ballast tankına taşındığı, tank tabanlarından çıkarılan ve Sludge (Petrol çamuru) olarak isimlendirilen bu tortulaşmış maddenin ekonomik açıdan pek fazla bir değer ifade etmediği, anılan malzemenin petrol sektöründe çoğu zaman bedelsiz olarak ya da çok düşük fiyatlarla elden çıkarılan bir konuma sahip olduğu, bu konuda sektörün diğer kuruluşları olan TÜPRAŞ ve ATAŞ Rafinerilerinin de benzer uygulamaları yaptığı, bu noktadan hareketle kurumda petrol çamuru temizliği yapan GÜNEY MAKİNA firması adı geçen bu atık maddeyi ton başına 150-200 TL gibi düşük bir bedelle satın alarak tesislerinden tahliye etmek istediği, BOTAŞ Genel Müdürlüğü olarak, hem açık toprak havuzlarda depolanan petrol artığı malzemenin yangın ve benzeri tehlikelerini bertaraf etmek, hem de Irak-Türkiye Boru Hattı’nın açılması durumunda ihtiyaç olunacak ballast tankının boşaltılmasını sağlamak gayesiyle yukarıda tarif edilen bu atık maddeden kurtulma yollarının arandığı, bu maksatla Gümrükler Genel Müdürlüğü, Çevre Bakanlığı ve ilgili diğer kuruluşlar ile temasa geçildiği, başlangıçta anılan malzemenin Gümrük Müsteşarlığı Tasfiye İşleri Genel Müdürlüğünce tasfiye edilmesinin gündeme geldiği, daha sonra gerekli çevresel tedbirler alınmak ve lüzumlu gümrük işlemlerini tamamlatmak şartıyla sözkonusu atık maddenin BOTAŞ Genel Müdürlüğü tarafından elden çıkarılmasının uygun bulunduğu, bu gelişmeler üzerinde Kuruluşun adı geçen maddeyi satın alabilecek firmaları bulma arayışına girdiği, bu kapsamda ABAK isimli ikinci bir firmanın daha adı geçen atık maddeyi ton başına 200 ile 500 TL arasında bir fiyatla satınalmaya talip olduğu, aynı dönemde BAYSA A.Ş.Marsbahis.Com’un sunduğu tüm avantajlara erişmek için slot makinesi bölümüne giriş yapmanız ve üye olarak size sunulan avantajlardan yararlanmanız yeterlidir. Marsbahis giriş alan adı mobil için de geçerlidir. Casinoslot, Türkçe dil desteği sunan ve canlı rulet oynamak isteyenlere hitap eden bir sitedir. Ayrıca site, Türk halkına beklenmedik sürprizler de sunmayı planlıyor. Bu mesajdan önce Dışişleri Bakanlığının 10.04.1990 tarihli yazılarında da; Abdullah ÇATLI’nın sözkonusu hapishaneden iki (2) Yugoslav, iki (2) İtalyan ve 1963 Sandıklı doğumlu Mehmet ve Hanım oğlu Ahmet TANRIKULU isimli Türk uyruklu şahısla birlikte kaçtığının belirtildiği anlaşılmıştır. İlgi yazıda bahsi geçen diğer Mehmet ÖZBAY ya da Abdullah ÇATLI isminde bir şahsın adı geçen ihale ile herhangi bir ilgisi bulunmadığı, ayrıca gerek ihale öncesi gerekse de ihale safhasında adı geçen şahsın BOTAŞ Genel Müdürlüğü ile herhangi bir münasebeti veya teması da olmadığı, Susurluk’ta meydana gelen trafik kazası sonrasında adı geçen şahsın BOTAŞ’tan ihale aldığı yolunda bazı haberlerin birtakım basın organlarında yer alması üzerine Genel Müdürlüğümüzce adı geçen konuda ciddi tetkikler yapıldığı, bu incelemeler sonucunda Mehmet ÖZBAY isimli şahsın; BOTAŞ’da yapılan ihaleden 5-6 ay sonra sözkonusu BAYSA A.Ş.
Additional News:
https://gkingdomenterprises.com/hızlı-casino-giriş/general-entertainment onwin guncel slot7 https://geblendert.de/freebet-veren-siteler